231. Bölüm Spoileri – Kanlı Nikah, Kırık Kalpler ve Sessiz Kahramanlar

Gelinliğinin içinde adeta bir masal prensesi gibi parlayan Hançer için her şey bir rüya gibi başlamıştı. Konak, süslemelerle bezeli, davetliler kahkahalarla mutluluğu paylaşıyor, sevgi dolu bakışlar arasında nikah anı heyecanla bekleniyordu. Cihan’ın gözlerindeki huzur, Hançer’in ellerindeki titrek heyecan bu anın ne kadar özel olduğunu kanıtlıyordu. Ama bu büyülü gün, karanlık bir gölgeyle sarsılmak üzereydi…

Her şey Beyza’nın tedavi gördüğü hastaneden kaçmasıyla başladı. Uzun zamandır ruhsal bir çöküşün eşiğinde olan Beyza, artık gerçeklikten tamamen kopmuş haldeydi. Zihnindeki tek hedef belliydi: Cihan. Bir zamanlar onun için yapılan fedakarlıklar, şimdi büyük bir intikama dönüşmüştü. Ama Beyza bu savaşı tek başına yürütmüyordu. Onun iplerini çeken biri daha vardı: Metin.

Metin, her zamanki gibi gölgelerde plan yapıyor, sessiz ama ölümcül adımlar atıyordu. O gün Cihan’ın nikah şahidi olarak herkesin gözünde güvenilir bir dost gibi görünse de kalbindeki karanlık her geçen dakika daha da büyüyordu. Sinem’i gizlice kaçırıp izole bir yere götüren Metin, ona evlenme teklif etti. Ama bu teklif, bir aşk ifadesi değil, bir saplantının ürünüydü. Korkuya kapılan Sinem çaresizlik içinde “evet” demek zorunda kaldı.

Cihan ve Hançer’in nikahı tüm bu sinsiliklere rağmen gerçekleşti. “Evet”ler söylendi, alkışlar yükseldi. Ama o sırada konakta sessizce ilerleyen bir tehlike vardı. Beyza. Gözleri kararlı, elleri silahlı, kalbi kinle doluydu. Bahçeden içeri sızdı, hedefi belli, planı açıktı: Cihan’ı öldürmek.

Tam nikah sonrası kutlamalar başladığında, ilk silah sesi duyuldu. Ancak Cihan’a yönelen mermi, hiç beklenmeyen bir anda önüne atlayan Mukadder’in bedenine saplandı. Mukadder… yıllardır soğuk, mesafeli ve bencil tavırlarıyla tanınan bu kadın, o anda içindeki anne içgüdüsüyle hareket etti. Cihan’ı korumak için canını hiçe saydı. Yere düşerken dudaklarından dökülen tek cümle, yürekleri dağladı: “Onları koruyun…”

Ama bu sadece başlangıçtı.

Beyza, gözyaşlarına ya da acıya kulak asmadan ikinci kez tetiğe bastı. Ve bu kez kurşun Cihan’a isabet etti. Konakta yankılanan o ikinci silah sesi, herkesin yüreğini dondurdu. Cihan yere yığıldı, kan içinde kaldı. Hançer’in gözleri donmuştu. Mutluluğun yerini alan kaos, adeta her şeyi yutuyordu. O anda Hançer, yaşadığı şokla birlikte doğum sancılarına tutuldu. Erken doğum kapıdaydı.

Metin ise uzaktan olanları izliyor, ikinci silah sesini duyduğunda sinsi bir gülümsemeyle Cihan’ın öldüğünü düşünüyordu. Ama kaderin başka planları vardı. Her şeyi kontrol ettiğini sanan Metin için oyun daha yeni başlıyordu. Sinem, onun gerçek yüzünü görmüş ve artık korkudan titriyordu. Ne yapacağını bilemeyen genç kadın, bu karanlık adama karşı koymaya cesaret edememişti.

Cihan’ın vurulması, konaktaki herkesi şok etti. Beyza’nın elinde silahla durduğu o an, kimsenin unutamayacağı bir sahneye dönüştü. Ancak Beyza’nın gözlerinde ne pişmanlık vardı ne de korku. Yalnızca intikam. Her şeyi kaybetmiş bir kadının son isyanıydı bu. Ama onun kurbanı olmaya Cihan razı değildi.

Yaralı halde ayağa kalktı. Canı yanıyordu ama aklı hâlâ Beyza’yı durdurmak, onun hesap vermesini sağlamakla meşguldü. Bu sırada Hançer sancılar içinde hastaneye kaldırıldı. Henüz dünyaya gözlerini açmamış bebek, tüm bu kargaşanın ortasında annesinin acısını hissediyordu. Doktorlar durumun kritik olduğunu söylüyordu.

Öte yandan, Metin’in geçmişten bugüne kurduğu tüm planlar birer birer gün yüzüne çıkmaya başladı. Beyza’yı akıl hastanesinden kaçıran, onun zihin sağlığını daha da kötüleştiren, tüm intikam tohumlarını eken kişi oydu. Cihan ve Hançer’in aşkını yıkmak için her yolu mubah saymıştı. Sinem’i kaçırması, evlenme teklifine zorlaması, nikah günü tüm bunların gölgesinde yaşananlar… Hepsi Metin’in planının bir parçasıydı.

Ancak Metin’in unuttuğu bir şey vardı: Aşk. Cihan ile Hançer’in birbirlerine duyduğu sevgi, tüm bu karanlığa rağmen ayakta kalmayı başarıyordu. Cihan her şeye rağmen hayattaydı. Beyza’nın öfkesi ne kadar ölümcül olsa da Cihan’ın kalbi hâlâ Hançer için atıyordu.

Sinem ise Metin’in yanında geçirdiği her dakika kendini daha büyük bir tehlikede hissediyor, kurtulmak için fırsat kolluyordu. Artık onun da sessiz kalacak hali kalmamıştı. Gerçeği anlatmalı, Metin’in maskesini düşürmeliydi.

231. bölümdeki bu düğün, yalnızca bir aşkın değil, birçok kaderin kesiştiği bir dönüm noktasıydı. Cihan yaşayacak mı? Hançer sağlıklı bir şekilde bebeğini kucağına alabilecek mi? Mukadder hayatta kalabilecek mi? Beyza, işlediği suçların bedelini ödeyecek mi? Ve Metin’in karanlık sırları sonunda ifşa olacak mı?

Bu sorular, izleyicileri ekran başına kilitleyecek. Her anı heyecan, her sahnesi sürprizlerle dolu bu bölümde, masal gibi başlayan bir gün, gözyaşıyla ve kanla sona erdi. Ancak umut hâlâ var. Çünkü sevgi varsa, mücadele de var. Cihan ve Hançer’in aşkı kolay kolay bitmeyecek.

Siz de bu büyük mücadelede aşkın kazanmasını istiyorsanız, yorumlara bir kalp bırakmayı unutmayın. Çünkü bu hikâyeyi sizin desteğiniz yazıyor…